Beyoğlu Göz Hastanesi hayatımı değiştiren yer oldu

Opr. Dr. Hacı Uğur Çelik, ilkokuldan itibaren planladığı mesleki kariyerini, hazırladığı bilimsel içerikli yayınlarla zenginleştiriyor. Opr. Dr. Çelik’le kariyer sürecini konuştuk.

Opr. Dr. Çelik, azmin, kararlılığın ve hırsın rol oynadığı mesleki kariyerinde mesleki ufkunu açan, ona yol gösteren kişileri de unutmuyor.

İlk kariyer planlamanızı ne zaman yaptınız?

Ailem Adıyaman Besni’li, ama ben 31 Aralık 1981 tarihinde Adana’da doğdum. İlkokul ve ortaokulu tamamladıktan sonra, Adana’da Özel Özgören Fen Lisesi’nde burslu okudum. Büyük ailemizde ilk üniversitede okuyan ve doktor olan kişiyim. Türkiye’deki ailelerde çocuklarının doktor ya da mühendis olması istekleri benim ailem için de geçerliydi. Dolayısıyla, ilkokul yıllarında kariyer planı yapmaya başladım. Örneğin İlkokul boyunca Kızılay Kolu hep ben oldum. 2000 yılında Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne başladım. Eğitimimiz İngilizce olduğu için 3’üncü sınıftan itibaren yurt dışı ile Tıp eğitimi adına yazışmaya başladım. 4. sınıfta ise İngiliz Kraliyet ailesinin verdiği bursla İngiltere’de 1.5 ay kaldım.

Yurt dışı burslara katılmaya nasıl karar verdiniz?

Yurt dışındaki birçok üniversitenin yabancı öğrencilere ekonomik gelir, kalacak yer ve eğitim olanağı sağladığını öğrenince, ben de bu gibi burslara başvurmaya karar verdim. 2004 yılında İngiliz Kraliyet Ailesi’ne bağlı olarak çalışan NSH sistemine kayıtlı hastanelerin yabancı öğrencilere açtığı staj burslarına mektupla başvurdum. Böylece, Londra’ya 1 saat uzaklıktaki Leicester şehrindeki Leicester Üniversitesi Glenfield Hastanesi’nde eğitim gördüm. Bu merkezde Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğrenciliğim sırasında merak sardığım kalp-damar cerrahisi üzerinde çalıştım. Ama bu merakım ilgili alanın ekip çalışması gerektirmesi, zihinsel açıdan çok yorucu olması ve fiziksel güç gerektirmesi gibi nedenlerle uzun sürmedi.

Çevreniz size bu konuda destek oldu mu?

Referans verilmesinin ve kalifiye olunmasının istendiği eğitim kurumlarına başvurmamda, ailem büyük ölçüde ekonomik destek sağlayamasa da psikolojik açıdan benim yanımda oldu. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deontoloji Bölümü Anabilim Dalı başkanı Prof. Dr. Şefik Görkey hocam başta olmak üzere, Marmara Üniversitesi’ndeki hocalarımın başvurularımda oldukça fazla teşviki oldu. Tabii ki asıl belirleyici etken, bu konudaki kararlı ve istekli yaklaşımım oldu.

Yurt dışındaki eğitimlerinize devam ettiniz mi?

5. sınıfta Amerika’ya gitmeye karar vererek, farklı eyaletlerdeki 52 Üniversitedeki bölüm başkanlarına staj başvuru mektubu yazdım. Teksas Üniversitesi’nden (UTI) eğitim masraflarımın karşılanabileceği yanıtı almam üzerine, Houston, Teksas’a gittim ve Texas Medikal Center’da Memorial Herman Hastanesi’nde eğitim gördüm. O dönem kulak-burun-boğaz, göz cerrahisine ve birazda kardiyolojiye ilgi duyuyordum. Kulak Burun Boğaz Profesörü Joseph Chang’le birlikte UTI’de staj yapma şansım oldu. Ziyaretim sırasında Doçent Doktor Serdar Alp isimli bir Beyin ve Sinir Cerrahı Türk doktor ile tanıştım. Türkiye’de beyin cerrahisi asistanlığının ardından İngiltere’ye giderek yine asistanlık yapan ve uzmanlığını tamamlayan Serdar Bey, meslek hayatını üçüncü kez asistan olarak Amerika’da sürdürüp beyin cerrahisi uzmanı olan bir doktor idi.

17 yıl boyunca 3 defa asistanlık dönemi geçiren Serdar Bey’in hayatı, azim ve kararlılığın ne derece uzun soluklu olabileceği adına hayatımdaki en büyük örneklerden biri olmuştur.Asistanlığım süresince de yurtdışı tıp eğitimi adına araştırmalarım devam etti. 2011 yılı Aralık ayında ESCRS (European Society of Cataract and Refractive Surgeons) bursu kazanarak İngiltere Londra’da Moorfield Göz Hastanesi’nde gözlemci olarak çalışma şansım oldu. Yine 2014 yılı Ocak ayında EBO (European Board of Ophthalmology) bursu kazanarak Almanya Frankfurt’ta Giessen Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde Göz Hastalıkları Bölümü’nde çalışma fırsatı yakaladım.

Mesleki kariyerinize başlangıcınız nasıl oldu?

Mezun olduktan sonra, TUS Sınavına girdim ve girdiğim sınavın 16’ıncısı olarak, Beyoğlu Göz Hastanesi’ni kazandım. 2008 yılı Temmuz ayında göreve başladığım Beyoğlu Göz Hastanesi hayatımı büyük ölçüde değiştiren ve geliştiren bir yer oldu. Hastanede tanıştığım hocam Prof. Dr. Ömer Faruk Yılmaz kendi kliniğinde asistan olarak uluslararası çalışmalarda görevler verdi. Bu çalışmalar günlük rutin olan hastaya bakma, ameliyat yapma gibi işlerin dışında bir önemle asistanlık hayatıma anlam ve değer kattı. Prof. Dr. Ömer Faruk Hocam beni Avedro firması ile tanıştırdı. Dr. David Muller, Prof. Dr. John Marshall gibi isimlerle yakından çalışma şansını sağladı. Avedro’yla miyop ve keratakonus hastalarında uygulanan Keraflex isimli bir projede ve yeni jenerasyon hızlandırılmış, Cross Link aletiyle ilgili uygulamaları kapsayan 3 ciddi çalışma gerçekleştirdik.

Projelerin içeriği neydi?

Bakanlık onayı alan Keraflex projesi; miyop ve miyop astigmatı olan keratakonus hastalarında refraktif düzeltme sağlama amacını taşıyordu. Lazer cerrahisine alternatif bir yöntemi ortaya çıkarmayı hedefleyen bir Radyo frekans cihazı çalışmasıydı. Avedro firması tarafından geliştirilen cihaz ile projeyi uyguladık. Beyoğlu Göz Hastanesi’nde seçilen uygun hastalar üzerinde yapılan bu çalışma takipleri ile 2 yıl sürdü. Daha sonra, bu çalışmalarla ilgili yazdığımız bilimsel makaleler Journal of Cataract and Refractive Surgery Dergisi’nde yayınlandı.

Bilimsel yayınlarınızı sürdürüyor musunuz?

Prof. Dr. Ömer Faruk Hocamız ve Dr. David Muller’in öncülüğünde Cross Link yönteminin uygulama alanlarını genişletmeyi hedefleyen bir çalışma daha gerçekleştirdik. Bu çalışmada, ektaziye gitme riski olan LASIK hastalarında Cross Link tedavisinin uygulanmasıyla elde dilecek sonuçlar değerlendirildi. Dünyada ilk olma niteliği taşıyan bu çalışmayla hastalarda istenilen refraktif ve topografik stabilizasyon sağlandı. Bu uygulamayla ilgili yayınlanan bilimsel yayın, 40’ın üzerinde SCI indeksli dergi yayınında referans olarak kullanıldı. 2009 yılından itibaren bilimsel yayınlar hazırlıyorum. 15’i yabancı 18’i Türkçe olmak üzere, yayımlanmış 33 yayınım bulunuyor. Ağustos 2014 de Türk Oftalmoloji Derneği Katarakt ve Refraktif Cerrahi Birimine aktif üye olarak kabul edilmiş bulunmaktayım.

Şu andaki görevinizden söz eder misiniz?

2013 yılının Eylül ayında Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapmaya başladım. İlk etapta sunulan poliklinik ortamını geliştirdik ve sonraki süreçte 13 ay sonunda CEO’muz Dr. Cihangir Tayfur Bey’in de destekleri ile bir ameliyathane kurduk. Ameliyathanenin kurulması aşamasında, hayalimizdeki ameliyathanenin krokisini çizerek işe başladık ve gerçekleştirdik. Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde uzun yıllardır göz içi ameliyat deneyimi yaşanmadığı için göz bölümünün aktif olarak çalışması amacıyla elimizden geleni yaptık. Ameliyathanemizin kurulması ve açılmasında Prof. Dr. Ahmet Demirok Hocamızın donanım açısından çok büyük destekleri oldu. Şu an aylık 70 civarı katarakt ve 20 civarı katarakt dışı ameliyatlar yapmaktayız ve bu sayıları kademeli olarak yukarı seviyelere taşıyacağız.

Geleceğe yönelik planlarınız nedir?

Değerli abim Doç. Dr. Ercüment Bozkurt ve kıymetli hocam Prof. Dr. Ömer Faruk Yılmaz’ın izinden yürümeye çalışıyorum. Şuan için ön segment ağırlıklı ameliyatlar yapmaktayım. Vitrektomi aletimizin kurulumu tamamlanınca klinikte beraber çalıştığım Op. Dr. Veysel Aykut arkadaşımız ile retina problemli hastalarla da ilgilenmeyi planlamaktayız. Göz kapağı, oküloplasti, şaşılık ameliyatlarını da yapabilmekteyiz. Tabii ki bütün bunlar için eşime ve aileme desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum.