Pandemi Sürecinde Sağlık Çalışanlarının İstifa Yasağı

Covid 19 pandemisi yurdumuzda ve tüm dünyada bütün hızıyla devam ediyor. Bu süreçte hastalık ile mücadelede maalesef en büyük bedeli sağlık çalışanları ödüyor ve ödemeye devam edecek gibi görünüyor.

Sağlık Bakanlığı, 27 Ekim 2020 tarihinde 60438742-929 Sayılı ‘’Dağıtım Yerlerine’’ başlıklı bir yazı yayınlayarak ‘’Bakanlığın merkez ve taşra teşkilatında görevli bütün personelin her ne sebeple olursa olsun bu süreçte görevden çekilme (istifa) talebi kabul edilmeyecektir.’’ demiştir. Yazıya göre yaş haddinden emekli olacaklarla malulen emekli olacaklar kapsam dışı tutulacaktır. Bunun dışındakilere yönelik emeklilik işleminin de tesis edilmeyeceği bildirilmiştir. Zannedildiği gibi bu sınırlamalar sadece hekimlere yönelik olmayıp Sağlık Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatındaki bütün personele ilişkindir. Bakanlık personeline bu süreçte istifa ve emeklilik yasağı getirilmesi kamuoyunda büyük ses getirmiş ve bu düzenlemenin hukuka uygunluğu tartışmaya açılmıştır. Anayasanın 18. maddesi “Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır. Şekil ve şartları kanunla düzenlenmek üzere hükümlülük veya tutukluluk süreleri içindeki çalıştırmalar; olağanüstü hallerde vatandaşlardan istenecek hizmetler; ülke ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi niteliğindeki beden ve fikir çalışmaları, zorla çalıştırma sayılmaz.’’ demektedir.

Öte yandan kamuda çalışan sağlık personelinden memur vasfında olanların işten çekilme usulü 657 sayılı Devlet Memurları Yasası ile düzenlenmiştir. Yasanın 94. maddesinde genel çekilme usulü, 96. maddesinde ise “olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde veya genel hayata müessir afetlere uğrayan yerlerdeki’’ devlet memurlarının çekilme şekilleri düzenlenmiş olup, “Memurların çekilme istekleri kabul edilmedikçe veya yerine atananlar işe başlamadıkça görevlerini bırakamazlar.’’ denilmektedir. Aynı yasanın 97. maddesinin C bendinde ise buna aykırı hareket edenlerin yani, istifaları kabul edilmeden görevi terk edenlerin bir daha hiçbir suretle devlet memurluğuna alınmayacağı belirtilmektedir. Anayasamızın 15. maddesinde savaş, seferberlik veya olağanüstü hallerde, milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlal edilmemek kaydıyla, durumun gerektirdiği ölçüde temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının kısmen veya tamamen durdurulabileceği belirtilmektedir. Sağlık Bakanlığı personelinin Devlet Memurları Kanunu’nun 96’ıncı maddesindeki hükmün ilk kısmına dayanılarak istifa haklarının sınırlanabilmesi için savaş, seferberlik veya olağanüstü hâl şartlarının olması gerekir. Burada sorulması gereken soru; ülkede savaş, seferberlik veya olağanüstü hâl varlığı söz konusu mudur? Savaş ve seferberlik olmasa da, bütün dünyada olduğu gibi yurdumuzda da yaşanan pandemi nedeni ile bir olağanüstü hâlin varlığı söz konusudur. Oysa olağanüstü hâlin fiilen yaşanması hukuken varlığını doğurmaz. Olağanüstü hâl bir yönetim biçimidir ve hukuken var olabilmesi için Anayasamızın 119. maddesi gereği Cumhurbaşkanının ilanı ve TBMM’nin onayı gerekir. Yaşanan süreçte Cumhurbaşkanı tarafından alınan böyle bir olağanüstü hâl kararı yoktur. Bu hâlde bakanlıkça getirilen istifa yasağı ülkede savaş, seferberlik veya olağanüstü hâl ibaresine dayandırılamaz. Anlaşılan o ki; Getirilen yasak 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 96. maddesinin “genel hayata müessir afetlere uğrayan yerlerdeki memurların çekilme istekleri kabul edilmedikçe veya yerine atananlar işe başlamadıkça görevlerini bırakamazlar” kısmına dayandırılarak getirilmiştir. Anayasamızın 13. maddesi, temel hak ve özgürlüklerin sınırlanmasını düzenlemekte olup “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.’’ demektedir. Yani anayasada belirtilen sayılı sebeplerle ve ancak kanunla temel hak ve özgürlüklerin sınırlanabileceğini hükme bağlamıştır. Anayasada sayılı sebepler ise yukarıda belirttiğim gibi Anayasanın 15. maddesinde belirtilen ülkede savaş, seferberlik veya olağanüstü hal durumları ile sınırlıdır.

Görüldüğü üzere 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 96. maddesindeki, “genel hayata müessir afetlere uğrayan yerlerdeki memurların çekilme istekleri kabul edilmedikçe veya yerine atananlar işe başlamadıkça görevlerini bırakamazlar” bölümü Anayasaya aykırıdır. Ancak kanun yürürlükte ve geçerlidir. Önümüzdeki süreçte Sağlık Bakanlığının “Dağıtım Yerlerine’’ başlıklı yazısına rağmen istifa eden memurların memuriyete geri dönmek istediklerinde 657 sayılı yasanın 97 (C) maddesi hükmüne göre bir daha hiçbir suretle Devlet memurluğuna alınmayacağı ortadadır. Memuriyete geri dönmek isteyecek olan istifa eden memurların konuyu idari yargıya götürmeleri ve çekişmenin anayasa mahkemesine taşınması gereği ortaya çıkacaktır.

Kaleme alınış tarihi: Kasım 2020