BAZI KENTLERDE BAŞKA ÇAĞLAR HÜKÜM SÜRER. KOTOR DA 21. YÜZYILDAN DEĞİL, M.Ö. 1000’Lİ YILLARDAN SESLENİR SAKİNLERİNE VE ZİYARETÇİLERİNE.
Adriyatik Denizi’nin kıyısında, mavinin, yeşilin ve morun büyüleyici birlikteliğinde küçük ama eşsiz bir kent Kotor. Karadağ’ın sevimli kenti, Roma Dönemi’nden günümüze fısıldayan bir atmosfere sahip, aynı zamanda turistlerin de uğrak merkezi.
Karadağ’ın güneybatısında yer alan ülkenin adına ilham veren Lovcen Dağı’nın yamacı ile Kotor (Boka) Körfezi’nde, deniz ve dağın muhteşem birleşiminde kurulu Kotor, bin yıllar boyunca birçok medeniyetin göz bebeği oldu. Roma İmparatorluğu’ndan Sırp Krallığı’na, Macarların kurduğu Moor Cumhuriyeti’nden Avusturya-Macaristan Krallığı’na, Yugoslavya’dan Karadağ’a uzanan tarihsel serüveninde taşıdığı mirasla UNESCO Dünya Mirasları listesinde yer aldı.
Bazı kentlerde başka çağlar hüküm sürer. Kotor da 21. yüzyıldan değil, M.Ö. 1000’li yıllardan seslenir sakinlerine ve ziyaretçilerine. Kotor Kalesi’nin içerisinden Eski Şehir olarak bilinen Orta Çağ mekânına ayak basıldığında, başka bir çağ başlar: Orta Çağ adlı kasvetli, gizemli ve görkemli çağ. Labirente benzeyen mimari, daracık sokaklarda, kuytu taş yapılarda ve kiliselerde kendisini gösterir. Kotor Kalesi’nin doğusundan başlayan San Giovanni Kalesi de bu mimariyi tamamlar. Aziz Tryphon Katedrali, Aziz Luke Kilisesi, Aziz Ana Kilisesi, 13. yüzyıldan kalma Aziz Meryem Ana Kilisesi, Tanrı’nın İyileşen Annesi Kilisesi, Prens Sarayı ve Napolyon Tiyatrosu, Kotor’un hazineleri arasında sayılır.
Tarihte Eski Kotor şehrinin koruyucusu kabul edilen Aziz Sweti Tripun adına 9. yüzyıldan itibaren düzenlenen Saint Tryphon Günü de kentin toplumsal dokusunda önemli bir yere sahip. 2001 yılında ağustos ayında başlayan Kotor Karnavalı da her yaz renkli ve coşkulu görüntülere sahne olur.
Yurt dışından gelen yatların ve gemilerin mola verdiği kentlerden biri olan Kotor’un, plajları da ilgi çekiyor. Kum ve çakıl karışımından oluşan plaj yürüyüş yoluna açılıyor. Plajda restoran ve kafeler İtalyan mutfağından çeşitli örnekler sunuyor. Kotor’da, Eski Şehir’de de Osmanlı mutfağından esintiler ve yöresel lezzetler bulmak mümkün.
Ophthalmology Life 38. Sayı